Allah'ın İsimleri Nelerdir ve Anlamları Nelerdir?

  1. Allah’ın isimlerine neden bu kadar önem verilir?
  2. İslam dininde kaç tane isim kullanılır ve hangi kaynaklardan bu isimler türetilir?
  3. Her ismin bir anlamı var mıdır? Var ise, bazı isimlerin neden birden fazla anlamı olabilir?
  4. Allah’ın isimleri hangi bağlamda kullanılır ve nasıl anlamlandırılır?
  5. İnsanlar Allah’ın isimlerini nasıl kullanabilir ve hangi durumlarda kullanmak daha uygundur?

Allah’ın İsimleri Nelerdir ve Anlamları Nelerdir?

İslam dininde Allah’a pek çok isim verilmiştir. Bu isimler her biri Allah’ın farklı niteliklerini veya sıfatlarını ifade ederler. İslam’da 99 ismi bulunur, ancak aynı zamanda diğer isimlerde vardır. İşte İslam dininde kullanılan bazı Allah isimleri ve anlamları:

  1. Allah: ilah kelimesinin Arapça bir çeşitlemesidir ve tek tanrı anlamına gelir.
  2. Rahman: sonsuz merhamet ve şefkat anlamına gelir.
  3. Rahim: merhametli anlamına gelir.
  4. Malik: kral, sahip, yönetici anlamına gelir.
  5. Kuddüs: kutsal anlamına gelir.
  6. Salam: barış, güvenlik anlamına gelir.
  7. Mümin: İnanan, Güven veren anlamına gelir.
  8. Müheymin: Gözetleyen, koruyan, denetleyen anlamına gelir.
  9. Aziz: Güçlü, kuvvetli anlamına gelir.
  10. Cebbar: Güçlü, kuvvetli anlamına gelir.

Allah’ın isimlerine neden bu kadar önem verilir?

Allah’ın isimleri, Allah’ın farklı niteliklerini ve sıfatlarını açıklayan birer cümledir. Bu isimler, Allah’ın insanlara kendisini tanıtmak için verdiği bir armağandır. İslam dininde, insanlar Allah’ı tanımak ve ona yakınlaşmak için Allah’ın isimlerini anlamak ve kullanmak zorundadır.

İslam dininde kaç tane isim kullanılır ve hangi kaynaklardan bu isimler türetilir?

İslam’da 99 isim kullanılır, ancak bu isimler sadece Kur’an’da veya sadece hadislerde bulunmaz. Bazıları Kur’an’da geçerken, bazıları sadece hadislerde bulunur. Ayrıca diğer isimler de vardır, ancak bunlar sık kullanılmaz.

Her ismin bir anlamı var mıdır? Var ise, bazı isimlerin neden birden fazla anlamı olabilir?

Evet, her ismin bir anlamı vardır. Bu anlamlar, Allah’ın farklı niteliklerini ve sıfatlarını ifade ederler. Bazı isimler birden fazla anlama sahiptir, çünkü bu isimler, farklı parametrelerde Allah’ın özelliklerini ifade ederler.

Allah’ın isimleri hangi bağlamda kullanılır ve nasıl anlamlandırılır?

Allah’ın isimleri, dua etmek, Allah’ın sıfatlarını hatırlamak ve Allah’ı anlamak için kullanılır. Bu isimler, dua etmek isteyen kişinin Allah’a nasıl sesleneceğini veya konuşacağını bilmek için de kullanılır. Bu isimler, Allah’ın kendisi ile ilgili tanımlarına ve niteliklerine dair birer ifade olduğundan insanlara farklı durumlarda bu isimlerle Allah’a seslenmeleri önerilmektedir.

İnsanlar Allah’ın isimlerini nasıl kullanabilir ve hangi durumlarda kullanmak daha uygundur?

Allah’ın isimleri, insanların Allah’ı daha iyi anlamalarına ve ona daha yakın olmalarına yardımcı olur. İslam dinine göre, Allah’ın isimlerini kullanarak dua eden insanlar, cenneti kazanma şansına sahip olabilirler. Bu nedenle, insanların Allah’ın isimlerini dua ederken veya Allah’la konuşurken kullanmaları önerilmektedir. Örneğin, güçsüzlük, hastalık, zorluk veya çaresizlik hissettiğinde, insanlar, “Ya Rahman, yardım et bana” diyerek Allah’a dua edebilirler.

Allah’ın 99 ismi: Türkçe okunuşu, Arapça yazılışı ve anlamları

No Okunuşu Arapça yazılış Kelimenin anlamı veya açıklaması
1 Allah الله El-ilah kelimesinin zamanla kaynaşmasından türediği düşünülmektedir.
2 Rahmân الرحمن Araplaştırılan bir kelimedir. Acıyan, merhamet eden, şefkat gösteren, ihsan eden.
3 Rahîm الرحيم Koruyan, acıyan, merhamet eden.
4 Adil العدل Türeli, adil, insaflı, aşırı gitmeyen, her şeyi yerli yerince yapan
5 Afüv العفو Bağışlayıcı, affedici, cezalandırmaktan vazgeçen anlamına gelmektedir
6 Âhir الآخر Son, en son olan, sonuncu
7 Alîm العليم Bilgin, çok bilen, bilgisi sonsuz, farkında olan, ilim sahibi.
8 Aliyy العلي Ulu, yüce, üstün olan. Alî, yüksek, büyük ve yüce olan
9 Azîm العظيم Büyük, büyüklük sahibi, sınırsız ve kayıtsız büyüklük, pek azametli.
10 Azîz العزيز Eren, aziz, izzetli, onurlu. Aziz kelimesinden ayrıca Arapça dil kalıpları kullanılarak Azze, muazzez gibi kelimeler türetilmiştir.
11 Bâis الباعث Gönderen, ölüleri dirilten.
12 Bâkî الباقي Bengi, varlığının sonu gelmeyen, süreklilik sâhibi, sonsuza kadar kalan. Varlığının zamansal sonu gelmeyen, ebedî.
13 Bâri البارئ Yaratan demektir.
14 Basîr البصير Gören, her şeyi eksiksiz gören.
15 Bâsit الباسط Gönençleten, ferahlatan, bolluk veren, açan, genişleten demektir.
16 Bâtın الباطن Gizli, varlığı (zâtı) gizli olan, görünmeyen
17 Bedî البديع Örneksiz, emsalsiz yaratan demektir.
18 Berr البَرّ İyi olan.
19 Cemi الجامع Toplayıcı, toparlayan, toplayan demektir.
20 Cebbâr الجبّار Yavuz, acımasız, çokça güç kullanan, cebir yoluyla yapan.
21 Celîl الجليل Öfkeli, ulu.
22 Dâr الضار Tutan, sahip
23 Evvel الأوّل İlk, varlığı ilk olan.
24 Fettâh الفتّاح Alan, fetheden.
25 Gaffâr الغفّار Örten, günahları bağışlayan, çokça örten.
26 Gafûr الغفور Bağışlayıcı, affeden, mağfireti çok olan.
27 Ganî الغني Varsıl, zengin ya da çok zengin.
28 Habîr الخبير Salıklı, haberli olan, her şeyin iç yüzünden, gizli tarafından haberdâr olan.
29 Hâdî الهادي Kılavuz, hidâyet verici, hidâyete kavuşturan.
30 Hâfıd الخافض Oğul, yukarıdan aşağıya indiren, alçaltan, dereceleri düşüren demektir.
31 Hafîz الحفيظ Koruyucu
32 Hakem الحكم Yargıcı, hakem, hükmeden.
33 Hakîm الحكيم Egemen, işleri hikmetli, hikmet sâhibi.
34 Hakk الحقّ Gerçek.
35 Hâlik الخالق Yaratıcı, yoktan vâr eden.
36 Halîm الحليم Sunlu, (yumuşak huylu) yumuşak davranan, hilmi çok olan demektir.
37 Hamîd الحميد Övülen, iyi huylu.
38 Hasîb الحسيب Değerli, hesap gören. Aynı zamanda hesap gören, muhasebeci ve sayman anlamına gelmektedir. Hasîb olarak Allah yeter.” (Ahzâb33/, 39).
39 Hayy الحيّ Diri, hayat sâhibi.
40 Kābid القابض Sıkan, daraltan, darlık veren anlamına gelir.
41 Kādir القادر Güçlü, kudret sâhibi, istediğini yapmaya muktedir, gücü yeten demektir.
42 Kahhâr القهّار Üzen, kahreden, kahredici, yok edici.
43 Kaviyy القويّ Güçlü,kuvvetli, kudretli, güçlü ve sınırsız kuvvet sâhibi.
44 Kayyûm القيّوم Değişmeyen, ayakta tutan.
45 Kebîr الكبير Büyük.
46 Kerîm الكريم Selek, cömert, çok ikrâm edici, kerem sahibi.
47 Kuddüs القدّوس Kutsal, pür, saf
48 Latîf اللطيف Güzel, ince hoş, nüfuz edici, saydam, güzel, yumuşak, gizli, derin, lütufkâr gibi anlamlara gelir.
49 Mâcid الماجد Onurlu, ulu ve cömert, şânı yüce anlamlarını taşımaktadır. Kadri ve şânı büyük, kerem ve müsâmahası bol demektir.
50 Mâlik-ül Mülk مالك الملك Mal sahibi.
51 Mâni المانع Engelleyici. Mâni, bâzı şeylerin meydana gelmesine müsâde etmeyen, engelleyen demektir.
52 Mecîd المجيد Ünlü, tanınan
53 Melik الملك Han, Kağan
54 Metîn المتين Sağlam, metânetli, güçlü.
55 Mu’ahhir المؤخّر Erteleyen, geride bırakan.
56 Mucîb المجيب Gerektiren. Duaya karşılık veren, (el-Bakara, 2/186) kabul eden, icâbet eden demektir.
57 Muğnî المغني Varsıllaştıran, zenginleştiren, zengin kılan.
58 Muhsî المحصي Sayan, sayıp döken
59 Muhyî المحيي Dirilten, canlandıran.
60 Muîd المعيد Döndüren. İade eden.
61 Muiz المعز Ermiş, eren. Aziz kelimesinden türetilen Muiz, izzet ve azizlik veren anlamlarına gelir. (Ayrıntılı bilgi için bkn.Aziz)
62 Mukaddim المقدّم Sunan, sunucu, öne geçiren. Mukaddim, öne alan.
63 Mukît المقيت Besleyen, rızıkları yaratan, bilen, tâyin eden, her yaratılmışın rızkını veren demektir.
64 Muksit المقسط Doğru, tasarruflu. Muksit, Bütün işlerini dengeli yapan anlamına gelir.
65 Muktedir المقتدر Erkli, güç yetiren, kuvvet sahibi demektir.
66 Musavvir المصور Tasarlayan, şekillendiren.
67 Mübdî’ المبدىء Varlıklandıran. Mübdî, hiç yoktan ortaya koyan, vâreden, yaratandır.
68 Müheymin المهيْمن Denetleyici, kontrol eden
69 Mü’min المؤمن İnanan, güvenen. İsim Allah’a izafe edildiğinde (ismi mef’ul) güven veren, güvenilen şeklinde anlamlandırılır.
70 Mümît المميت Öldüren, can alan. Mümît, öldüren, ölümü her canlıya tâkdir edip bunu uygulayan, yaratıkların ölümünü yaratan, öldüren demektir.
71 Müntakim المنتقم Öççü, intikamcı. Ancak din bilginlerince intikam alma Allah’a yakıştırılamadığı için günahkârlara adaletiyle müstahak oldukları cezayı veren şeklinde açıklamalarla ismin antropomorfik çağrışımı yok edilir.
72 Müteâli المتعالِ Yüceltilen.
73 Mütekebbir المتكبّر Büyüklenen, kibirli. Arapça K.B.R kökünden mütefa’il vezninde türetilen bir kelimedir. Kibirlenen, büyüklenen, gururlu anlamlarına gelir. Aynı kökten türetilen kibir, müstekbir vb. yergi ifade etmekte olup, Tanrı için kullanıldığında ululuk sahibi, her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren anlamları verilir. İsim ayrıca antropomorfik çağrışımlar açısından dikkat çekicidir. Bütün ihtişamın sahibi, Büyük ve büyüklenen. Mütekebbir, “zatının ve sıfatlarının mahiyeti bilinemeyecek kadar ulu” anlamına gelir.
74 Müzil المذل Yok eden, zillete düşüren, hor ve hakir eden.
75 Nâfi النافع Yararlandıran.
76 Nûr النور Sümercedir, Arapçalaştırılmıştır.Işık
77 Râfi الرافع Yükselten.
78 Rakîb الرقيب Gözetleyici, kontrol ve gözetim altında bulunduran.
79 Ra’ûf الرؤوف Esirgeyen, şefkat ve merhamet gösteren.
80 Reşîd الرشيد Ergin.
81 Rezzâk الرزّاق Azıklandıran.
82 Sabûr الصبور Dayançlı, sabırlı.
83 Samed الصمد Kendine yeten, her şey kendisine muhtaç olan, kendisi ise hiçbir şeye muhtaç olmayan. Geleneksel meâl çalışmalarında Samed kelimesine birebir tercüme şeklinde anlam verilmez ve kendisi hiçbir şeye muhtaç olmayan, ama her şey ona muhtaç olan; tüm canlıların ihtiyaçlarını gideren ve her türlü istekte doğrudan kendisine başvurulan şeklinde açıklamalarda bulunulur.
84 Şehid الشهيد Tanık, şahit, gören
85 Şükür الشكور Teşekkür edici
86 Selām السلام Esenlik. Selām, İslam sözcüğüyle aynı semantik kökten türer. Her çeşit âfet ve kaderlerden emin olan demektir. Selām ismiyle Allah, her türlü eminliğin, sâlimliğin aslı olup, ayıptan, kusurdan ve her çeşit eksikliklerden uzak olan yüce yaratıcı olduğunu kullarına belli etmiştir. Selam kelimesi aslında barış demektir. İbranicede karşılığı Şalomdur. Selim, Süleyman (Solomon) isimleri bu kökten türemiştir.
87 Semî السميع İşiten.
88 Tevvâb التوّاب Dönme, dönücü, çokça tövbe eden, pişmanlık duyan. Allah için kullanıldığında tövbeleri kabul eden şeklinde tercüme edilir.
89 Vâcid الواجد Vareden, icâd eden.
90 Vâhid الواحد Tek.
91 Vâlî الوالي Yöneten, idâre eden.
92 Vâris الوارث Kalıtçı, vâris, mülkü devralan.
93 Vâsi الواسع Genişleten, genişlik veren.
94 Vedûd الودود Sevilen. Hud:90 ve Buruc:14 ayetlerinde kullanılmış bir kelimedir.
95 Vehhâb الوهّاب Armağancı, karşılıksız bolca veren, hîbe eden.
96 Vekîl الوكيل Saylav, vekalet eden.
97 Velî الولي Ege, veli, dost.
98 Zâhir الظاهر Görünen, âşikâr olan.
99 Zülcelâl-i vel-İkrâm ذو الجلال والإكرام Ulu ve saygın. Zülcelâl-i vel-İkrâm hem azamet, hem de fazl-u kerem sâhibi demektir.
1 Beğeni